Blog

İMPLANTTA SON TEKNOLOJİ: DİKİŞSİZ İMPLANT (FLAPLESS IMPLANT)

Günümüzde implant cerrahisinde yüksek kalite standartlarında, yenilikçi teknolojiler ile uygulanan tedavi “Dikişsiz İmplant” yöntemidir. Ağrısız, hızlı ve dikişsiz implant tekniği ile kısa sürede diş implantları çene kemiğine ideal konumda ve hatasız olarak yerleştirilir.

Türkiye'de modern diş teknolojisinin kullanımında öncü olan diş kliniğiyiz. İmplant planladığımız her hastamızdan öncelikle dental tomografi alarak implant yerleştireceğimiz kemiği 3 boyutlu olarak detaylıca inceliyoruz.

Hastanın ağız içi taraması sonrası dijital ortamda planladığımız implant cerrahi planını 3d yazıcı ile cerrahi rehber olarak basıyoruz.

İmplant cerrahisinde bu rehberi kullanarak implantları dişetinde açılan küçük bir delikten doğru konumda çene kemiğine yerleştiriyoruz.

Bunun için, modern ve gerekli teknolojik donanıma sahibiz. Bu konuda tecrübeli hekimlerimiz tarafından yapılacak implant planlaması ile sizlere ameliyat öncesi implant yerleşim simülasyonunu gösterebiliyoruz.

Unutmayın ki hekim olarak birinci önceliğimiz son teknolojik yöntemlerle size en uygun, doğru ve güvenilir tedavi yöntemini seçerek sizi sağlığınıza kavuşturmaktır.

Dikişsiz implant hakkında daha fazla bilgi almak için uzman diş hekimlerimizle görüşebilir, konforlu bir tedavi sonucunda sizler de sağlıklı bir gülümsemeye kavuşabilirsiniz.

TAMAMEN DİŞSİZ ÇENELERDE DİKİŞSİZ İMPLANT SÜRECİ NASIL İLERLER?

Tamamen dişsiz çenelerde dikişsiz implant tedavisine başlanırken diş hekiminin isteyeceği dental tomografi (3 boyutlu çene röntgeni) ile nasıl bir süreç izleneceği konusu ortaya çıkmaya başlar. Diş kaybının ne zaman olduğu bu süreci etkileyebilir. Diş kayıplarının çok eskiye dayandığı durumlarda kemiklerde erime gerçekleşmişse öncelikle bu kemiklerin desteklenmesi gerekebilir ya da ileri cerrahiye gerek duyulmayan All on 4 tedavisi planlanabilir.

Dişler kısa süre önce çekilmişse ya da tüm dişlerin çekilmesi gerekiyorsa dikişsiz implant tedavisi çok kısa sürede tamamlanabilecektir. Diş çekimi sonrası çene kemikleri erimeye başlar. Dişsiz kalma süresi ve hareketli protez kullanım süresi uzadıkça çene erimesi daha fazla olur. Bazı hastalarda çene kemikleri daha geç eriyebilir. Böyle durumlarda kayıplar eskiye dayansa dahi tedavi süreci uzamaz. Diş çekimi ile aynı anda ya da diş çekiminden en erken 2 ay sonra implant yapılabilir.

İmplant tedavisi biriminden sonraki üç aylık sürede kontrol için düzenli randevular verilebilir. Yeni dişlerin kullanımında bir problem olup olmadığı, ağızda komplikasyon gelişip gelişmediği ve hastanın diş temizleme alışkanlığı düzenli olarak kontrol edilmelidir. Yılda 2 kez diş hekimi kontrolleri bir şikâyetiniz olmasa bile mutlaka yapılmalıdır.

DİKİŞSİZ İMPLANT NASIL YAPILIR?

Dikişsiz implant tedavisi aşamalarına adım adım göz atalım:

• Dikişsiz implant tedavisi öncesinde hastanın genel ağız ve diş sağlığını kontrol etmek için ağız içi muayene yapılır.
• Ancak dikişsiz implant tedavisi için hastanın çene kemiği ayrıntılı olarak görüntülenmelidir. Bunun için 3 boyutlu radyolojik görüntüleme yapılır. Radyolojik görüntüleme ile çene kemiği, bilgisayar ortamında üç boyutlu şekilde incelenir. Böylelikle hastanın kemik yapısı hakkında daha fazla fikir edinilebilir.
• Hastadan ağız içi dijital taraması alınır.
• Ağız içi tarama ve tomografi görüntüleri sanal ortamda çalıştırılarak implantlar dijital olarak kemiğe yerleştirilir.
• Hazırlanan planlamaya göre cerrahi rehber 3D yazıcı ile basılır.
• Tüm bu bilgilerden ışığında lokal anestezi altında cerrahi rehber ile dikişsiz implant ameliyatı gerçekleştirilebilir.
• Dikişsiz implant ameliyatı sırasında hastanın diş etinde, küçük ve daire şeklinde bir yer açılır.
• Bunun ardından dikişsiz implant ameliyatı implantın yerleştirilmesiyle devam eder.
• İmplantın yerleştirilmesinin ardından implant dişeti iyileşme başlığı takılır.
• Bu sayede dikişsiz implant yaptıranlar işlem sonrasında kısa sürede gündelik hayatına dönebilmektedir. İyileşme süreci gibi ekstra bir dönemden bahsetmek mümkün olmadığı gibi işlemin hemen sonrasında bile hasta konforu maksimum düzeydedir.

ORTODONTİK TEDAVİDE ŞEFFAF PLAK DÖNEMİ

Günümüzde artık ortodontik tedavide dişlerin düzeltilmesi sadece dişlerin ön yüzeyine braketlerin yapıştırılması ile olmamaktadır.

Güncel tedavi yaklaşımı olan invisalign tedavisinde 15 günde bir değiştirilen şeffaf plaklar yardımıyla dişler hareket ettirilip düzeltilmektedir.

Şeffaf plaklar ile tedavi, çapraşık veya aralıklı dişler gibi birçok ortodontik problemin tedavisinde kullanılmaktadır. Şeffaf, çıkarılabilir ve rahat olduğu için günlük hayatınızda oldukça konforludur.

Invisalign tedavisinin avantajları nelerdir?

Şeffaf plakların en büyük avantajı neredeyse görünmez olmaları ve takılıp çıkartılabilmeleridir. Invisalign tedavisinde kullanılan şeffaf plaklar yumuşaktır, kolaylıkla çıkarılıp dişler rahatça fırçalanır ve plakları çıkardığınızda istediğiniz şeyi yiyebilirsiniz. Braketlerde yasak olan birçok yiyecek ve içecek vardır. Braketlerin varlığında dişlerin fırçalanması oldukça zordur. Eğer diş temizliği yeterince yapılamazsa braketler çıkarıldığında dişlerin ön yüzünde braketlerin etrafında çürük oluşması büyük ihtimaldir. Metal braketlerde ağız içinde yaralar oluşabilmektedir. Dudakların iç kısımlarında braketler batma hissine neden olurlar.

Invisalign tedavisi yetişkin ve çocuklarda uygun mudur?

Günlük 20-22 saat arası kullanım gerektirmekle birlikte, istenildiği zaman hasta tarafından çıkarılabilmesi ile özellikle yetişkin hastalara sosyal hayatlarında kolaylık sağlar. Çocuklarda da birçok ortodontik problemin çözümünde kullanılmaktadır. Çocukların sosyal ve spor hayatlarında rahatlık sağlar.

Invisalign tedavi süreci nasıl ilerliyor?

Şeffaf plak tedavisi için uzman hekim tarafından yapılan ortodonti muayenesi ile tedaviye uygun olup olmadığınız belirlendikten sonra süreç başlıyor.

Eğer sizin için uygunsa, ulaşılmak istenen sonuçlar ışığında bir tedavi planı hazırlıyoruz. Sizden aldığımız ağız içi ölçüler, diş röntgenleri ve ağız içi fotoğraflarınız Amerika’ya gönderiliyor. Bu kayıtlar yazılım olarak sisteme kaydedildikten sonra 3 boyutlu sanal tedavi süreci gönderiliyor. Tedavi planlamasının en son halini size bilgisayar ekranından gösterebiliyoruz ve yapılan diş hareketlerinde düzeltilmesini düşündüğünüz işaretlemeleri bilgisayarda yapıyoruz. 3 boyutlu olarak dişlerin değişimini, nasıl hareketler olacağını, bitimde nasıl görüneceğini izleyebiliyoruz. Tedavi planlamasına hekiminizle birlikte onay verdikten sonra şeffaf plakların üretim aşamasına geçiyor.

Kargo ile elimize bir seri halinde şeffaf plaklar gönderiliyor. Serideki her bir plak, diğerinden biraz farklıdır, dişlerinizi istenilen pozisyona doğru yavaş yavaş hareket ettirirler. Yaklaşık 2 haftada bir plak yenisi ile değiştirilir.

Invisalign tedavi süreci ne kadar sürüyor?

Invisalign tedavisi kişiye özeldir. Tedavinizin süresi sizin gereksinimlerinize göre değişiklik gösterir ancak ortalama invisalign tedavi süresi 9 ile 18 ay arası değişir.

Alanya Invisalign tedavi ücretleri ne kadardır?

Şeffaf plak tedavisi kişiye özeldir. Şeffaf plak tedavi fiyatları kullanılacak plak sayısına göre farklılık göstermektedir. Plak sayısı diş çapraşıklık şiddeti gibi faktörlere bağlı olarak tedavi süresine göre belirlenmektedir. Muayene sonrası size özel tedavi planlaması oluşturulup tedavi sonucu diş şeklinizin simülasyonunu izleyebilirsiniz.

Alanya Ortodonti-Alanya diş teli- Alanya invisalign tedavileri için bizimle iletişime geçebilirsiniz...

ALANYA DİŞ TELİ FİYATLARI

Alanya diş teli tedavi fiyatları; Türk Diş Hekimleri Birliği tarafından her yıl güncellenmektedir. Bu fiyat listesi tedavi süresince yapılan her işlem için ayrı bir fiyatlandırma içermektedir. Örneğin; braket yapıştırılması, düşen braketi tekrar yapıştırılması, pekiştirme tedavisi gibi...

Diş teli fiyatları kullanılan ürünler ve tedavi uygulayan kliniklere göre değişiklik göstermektedir. Özel kliniklerde sıklıkla paket olarak diş teli tedavi fiyatları uygulanmaktadır. Yani seçilen tedavi şekline göre belirtilen toplam ücret söylenmektedir. Bu şekilde yapılan fiyatlandırma hastanın lehine bir yaklaşım olmaktadır. Zira tedavi toplam ücreti her düşen veya yapıştırılan braket veya diğer işlemler ayrı ayrı hesaplandığında hasta açısından çok daha maliyetli olabilmektedir.

Ortodonti muayeneniz sırasında size tedavi seçenekleri ve kullanılabilecek çeşitli tedavi yöntemleri hakkında detaylı bilgi veriyoruz. Buna göre belirlenen fiyatlandırma size göre planlanan ödeme şekliyle dosyanıza işlenmektedir. Ortodontik tedavi için sabit veya ortalama bir fiyat vermek zor. Çünkü; nasıl bir tedavi yöntemi seçeceğinize göre fiyat değişebiliyor. O yüzden net bir rakam ancak ortodonti uzmanının muayenesi sonrası verebiliyoruz.

Ortodontik tedavi fiyatlarını etkileyen faktörleri kısaca şöyle sıralayabiliriz:

Çenesel bozukluklar

İskeletsel bozukluklar

Çapraşıklık şiddeti

Tek veya çift çenede tedavi uygulaması

Metal braket kullanımı

Seramik braket kullanımı

Şeffaf plaklarla ortodontik tedavi (Telsiz tedavi-invisalign)

Gömülü diş sürdürülmesi

Özel aparey gereksinimi

Kullanılabilecek ilave malzemeler

Tedavinin zorluk derecesi

Artan maliyete göre materyaller

Malzeme ve marka kalitesi

Alanya’da tel tedavisi için kliniğimizden randevu alarak hem tedavi hem de maliyeti hakkında geniş bilgi alabilirsiniz.

ALANYA İMPLANT UYGULAMASI

Kimlere implant uygulanabilir?

İmplant planlamasında ilk önce hastanın genel sağlık durumu, ağız hijyeni ve implant yapılacak bölgedeki kemik değerlendirilir.

İmplant uygulaması minör cerrahi bir işlemdir. İlk değerlendirme hastanın genel sağlık durumu ve süreki kullandığı ilaçlardır. Genel sağlık durumu iyi olan, sağlıklı dişetleri ve çene kemiğinde implantları destekleyebilecek oranda kemik bulunan, iyi ağız bakımı yapan 18 yaş üstü bireyler implant tedavisinde yüksek başarı oranına sahiptir. Bazı hastalıklarda konrol altında Bazı durumlarda kemiğin miktarı implant yerleşimi için yeterli olmaz. Eğer kemik kaybı fazla ise, ileri teknikler uygulanarak implant yerleştirilmesi için uygun alt yapı sağlanarak implantlar yerleştirilebilir.

Kimlere implant uygulanamaz?

Baş ve boyun bölgesine radyoterapi uygulanmış bireyler,

Kemik büyüme ve gelişimini tamamlamamış genç bireyler,

Sigara kullanımı ağız içindeki yara iyileşmesini baskıladığından ve implant başarısını düşürdüğünden; sigara kullanımı çok fazla olan bireyler implant için uygun aday değillerdir.

Diyabet, yüksek tansiyon, hemofili ve otoimmun hastalık gibi sistemik hastalıkları bulunan, bifosfonat, kortikosteroid veya immun sistemi baskılayıcı ilaç kullanan bireylerin sağlık durumları doktorlarıyla konsültasyon yapılarak uygun şartlar oluşturulabilirse implant uygulanabilmektedir.

İmplantlar yerleştirildikten sonra proteziniz ne zaman yapılabilir?

Aslında bu implantın hangi bölgeye yerleştirileceği ve kaç tane implant yerleştirildiği gibi faktörlere bağlıdır. Eğer tüm çene implant yapılacaksa aynı gün geçici sabit dişler takılabilir.

İmplantların yerleştirildikten sonra kemik ile kaynaşması (osteointegrasyon) için, hastanın yaşı, kemik kalitesi ve sistemik durumuna bağlı olarak 2-3 ay ile eğer ileri uygulamalar yapılmamış ise; 6 ay arasında değişen kemik iyileşme süresi gerekmektedir.

Günümüzde kullanılan implantların yüzey özelliklerinin gelişmesiyle, eğer implant kemiğe bağlı olarak yeterli kuvvet ile yerleştirilebilmiş ise fonksiyona geçmeyen (ön bölge) veya bazı durumlarda fonksiyonda olan geçici implant üstü protezler yapılabilmektedir.

İmplant üstüne yapılacak protezin zamanını belirleyen birçok faktör vardır. Diş hekiminiz ayrıntılı değerlendirme sonrası doğru zamanlamayı, sizin beklentilerinizi de dikkate alarak belirleyecektir.

İmplant operasyonu sırasında ağrı duyar mıyım?

Ağrısız bir müdahale için, diş çekimi esnasında kullandığımız lokal anestezi yeterlidir. Bazı tıbbi gereklilikler ve bazen de hastanın isteği doğrultusunda, sedasyon ya da genel anestezi gerekebilir. Operasyon sonrasını rahat geçirmeniz için vereceğimiz ağrı kesici tabletler yeterli olmaktadır. Hastalarımızın çoğu diş çekiminde duyulandan daha az bir rahatsızlıktan bahsetmektedir.

ACİL AĞRIYAN DİŞİNİZ VARSA NE YAPABİLİRSİNİZ?

Dişin üzerine asla aspirin, dişinol, kolonya gibi şeyler basmayın!

Dişlerinizi fırçalayın. Ağrıyan dişin içinde ve diş aralarındaki sıkışmış yiyecek artıklarını çıkarmak için diş ipi kullanın.

Devam eden ağrılarda ağrı kesici kullanabilirsiniz.

Yüzde şişlik oluşuyorsa soğuk uygulaması yapabilirsiniz.

Mutlaka en kısa sürede bir diş hekiminden randevu oluşturun.

Diş ağrılarının tedavisinde ilaçlar geçici çözümdür.

Diş ağrıları diş hekimi tarafından tedavi edilmesi gereken diş ve dişeti enfeksiyonları nedeniyle oluşur.

SİZLERİN DİŞTAŞI TEMİZLİĞİ İLE İLGİLİ EN ÇOK MERAK ETTİĞİ SORULARI CEVAPLADIK.

Derin temizlik küretaj nedir?

Dişeti tedavisi olarak klinikte en çok uygulanan tedavilerden biri küretaj işlemidir.

Dişetindeki hastalık ilerlemiş ise basit bir diştaşı temizliğinin yeterli olmadığı durumlarda özel aletler kullanılarak dişeti cebi içerisindeki diştaşlarının ve enfekte dişetlerinin temizlenmesi ve diş kök yüzeylerinin düzleştirilmesi işlemine “subgingival küretaj” yani “derin temizlik” denilmektedir.

Diştaşlarımı hangi aralıklarla temizletmeliyim?

Ağız ve diş sağlığınız için herhangi bir şikayetiniz olmasa bile 6 ayda bir diş hekimi kontrolü öneriyoruz. Bu kontrollerde gerekli görülürse diştaşı temizliğiniz yapılmalıdır. Dişeti hastalığı açısından risk grubunda olanlar, sigara kullananlar, ailede dişeti hastalığı hikayesi olanlar, dişeti ameliyatları geçirenler, dişeti çekilmeleri gibi dişeti hastalığına yatkınlığı olanlar mutlaka 6 ayda bir diştaşı temizliği yaptırmalıdır.

Sık diştaşı temizletmek çabuk birikmesine sebep olur mu?

Diştaşının bazı kişilerde çabuk birikme sebebi sık temizletmek değildir. Diştaşı temizliği sonrası düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanılmadığında diştaşları yeniden birikmeye başlar.

Diştaşlarını temizletmek diş minesine zarar verir mi?

Profesyonel hekim tarafından yapılan profesyonel diş temizliği diş minesine zarar vermez.

Neden bende diştaşı çok hızlı birikiyor?

Diştaşlarının birikmesi kişinin ağız kimyası, beslenmesi, fırçalama alışkanlığı, fırçalama tekniği, diş ipi kullanımı, tükürük yapısı gibi birçok faktöre bağlıdır.

ALANYA ÇOCUK DİŞ HEKİMİ-ÇOCUKLARDA DİŞ TEDAVİSİ

Her çocuğun doğumdan itibaren nasıl bir pediatristi (çocuk doktoru) varsa; ilk süt dişlerinin sürmesinden itibaren her çocuğun takibinde olduğu bir pedodontist'i (çocuk dişleri uzmanı) de olmalıdır.

Pedodonti, çocuk dişlerini ve tedavilerini ilgilendiren diş hekimliği dalına verilen isimdir.

Çocuk dişlerindeki gerekli tüm tedaviler pedodontist yani çocuk diş hekimliği alanında uzmanlık yapmış hekimler tarafından yapılmaktadır.

Bu tedaviler çocuğun yaşına göre hem süt dişleri hem de daimi dişlere yapılmaktadır. Maalesef ki; “Süt dişlerinin tedavisine gerek yok, nasıl olsa alttan yenisi gelecek” şeklinde yanlış bilgi halk arasında oldukça yaygındır. Tedavi edilmeyen süt dişi çürükleri, zamanla ilerler ve şiddetli ağrı, çiğneme ve beslenme bozukluklarına sebep olur; apse oluşumuna kadar ciddi problemler oluşturur.

Daha ileri bir boyut olarak, dişlerdeki çürüklerin tedavi edilmediğinde genel sağlık problemlerine (romatizmadan kalp rahatsızlıklarına kadar) yol açtığı da bilinmektedir.

Zamanında tedavi edilmeyen diş çürükleri, ilerleyerek dişlerin erken dönemde çekilmesini gerektirebilir, bu da ileride diş çapraşıklıkları, çene gelişiminde bozukluklar ve çene darlıklarına yol açar.

Bu konuda bir ebeveyn olarak çocuğunuz için yapacağınız en doğru şey çocuğunuz dişlerinde hiç çürük oluşmadan çocuk diş hekimi uzmanına diş muayenesini yaptırarak ve sonrasında düzenli kontrollerle ve düzenli diş fırçalama ile çürük oluşmasını engellemektir. Doktorunuz çocuğunuzun diş sağlığı için doğru besleme yöntemleri, diş fırçalama teknikleri, diş macunu seçimi ve diş fırçası önerilerinde bulunacaktır.

Alanya uzman çocuk diş hekimi (pedodontist) Dr. Melek Sürme’den ayrıntılı bilgi alabilirisiniz.

KANAL DOLGUSUNUN NORMAL DOLGUDAN FARKI NEDİR?

Dişlerde oluşan çürük ilerleyerek dişin sinir damar paketine ulaşırsa diş enfekte olarak canlılığını kaybeder.

Kanal dolgusu, kanal tedavisinde dişlerin köklerinden çıkarılan enfekte olmuş damar sinir paketinin yerinin sızdırmaz dolgu malzemesi ile doldurulmasıdır.

Normal dolgu tedavisinde ise dişin çürük nedeniyle kaybedilen mine ve dentin tabakasını yerine koymak için dolgular kullanılır. Dişin sinirleri enfekte değildir. Diş canlıdır.

Her 2 tedavide tamamen farklı dolgu malzemeleri kullanılır.

Kanal tedavisinde diş ölü müdür?

Kanal tedavisi yapılan dişin damar sinir desteği kesileceği için diş ölüdür. Ancak kanal tedavisi canlı bir dişin öldürülmesi değil zaten enfekte olmuş bir dişin tedavisidir.

Kanal tedavisi yaptırarak dişinizin ağızda kalma süresini uzatırsınız!

Kanal tedavisi yapılırken ağrı duyulur mu?

Tüm diş tedavilerinde olduğu gibi kanal tedavisinde de lokal anestezi ile uyuşturma sağlanır. İşlem ağrısız gerçekleştirilir. Aslında kanal tedavisi şiddetli diş ağrısının giderilmesi için yapılır.

Kanal tedavisi ne kadar sürer?

Dişteki enfeksiyon durumuna göre tek seansta bitebileceği gibi 2-3 seans da sürebilir.

Tedavi sonrası nelere dikkat etmeliyim?

Kanal tedavi sonrası dişin üzerine basmadan hassasiyet şeklinde hafif ağrı normaldir ve birkaç gün içeriğinde kendiliğinden geçer. Doktorunuzun önerisi ile ağrı kesici kullanabilirsiniz.

Dişiniz üst yapısı tamamlanıncaya kadar sert gıdalar tüketmemeye özen gösterin.

DİŞ HEKİMLİĞİNDE LAZER KULLANIMI

Günümüzde oldukça popüler olan yumuşak doku lazerleri diş hekimliğinde de yaygın olarak kullanılmaktadır.

En sık olarak “Gummy Smile” olarak bilinen gülümseme sırasında dişetlerinin çok göründüğü durumlarda ya da dişetlerinde asimetri olan durumların düzeltilmesinde dişetlerinin şekillendirilmesi için kullanılır.

Frenektomi (kas ataçmanlarının uzaklaştırılması), gingival hiperplazilerin tedavisi (dişeti büyümeleri), operkülektomi (sürmekte olan dişin üzerindeki dişeti kapşonunun uzaklaştırılması), sürmemiş dişlerin açığa çıkarılması ve bazı oral patolojilerin (piyojenik granülomlar, mukoseller) tedavisinde ve biyopsi işlemlerinde lazer kullanılabilmektedir.

Aftöz ülserler, herpes labialis varlığında lazer uygulaması ile iyileşme süresi oldukça kısalır.

Cerrahide lazer kullanımı ile hem kanama olmaz hem de dikiş gereksinimi ortadan kalkar. Bu özelliklerinden dolayı erişkinlerin yanısıra çocuklarda da güvenle kullanılır. Çocuklarda sürmemiş dişlerin açığa çıkarılmasında sıklıkla kullanmaktayız.

Lazer ile diş beyazlatma ise kısa işlem süresi ve pozitif sonuçlar nedeniyle tercih edilmektedir.

ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR NELERDİR ?

Çocuklarda parmak emme, emzik kullanma, dil emme gibi alışkanlıklar emme refleksinden dolayı 4 yaşına kadar normal sayılır. 4-5 yaşlarından sonra devam etmesi durumunda kötü alışkanlıklar olarak değerlendirilir.

Bu kötü alışkanlıklar dişlerde bozulmaya yol açar mı ?

Bu bahsettiğimiz alışkanlıklar zamanında terk edilmediğinde sıklık, şiddet ve süresine bağlı olarak dişlerde ve çenelerde bozulmaya yol açar.

Kötü alışkanlıklara bağlı oluşan bozukluklar nasıl tedavi edilir ?

Kötü alışkanlıklar erken yaşta terk edilirse dişlerde oluşan bozulmalar kendiliğinden düzelebilir. Kendiliğinden düzelmeyen problemlerde ise ortodontik tedavi gerekmektedir. Çocuk kendiliğinden bırakmakta güçlük çekiyor ise bu alışkanlıkları önleyici apareylerde kullanılmaktadır.

GÜLÜŞ ESTETİĞİNDE DİŞETLERİ

Gülüş estetiği denilince pek çoğumuzun aklına düzgün sıralanmış bembeyaz dişler geliyor. Gülüş estetiğinde oldukça önemli bir nokta “Pembe Estetik”tir. Siz çok iyi porselenler yaptırsanız da sağlıksız, kanamalı, kırmızı renkte ya da güldüğümüzde aşırı gözüken dişetleri ile istediğiniz estetiği yakalayamazsınız.

Arzu ettiğiniz gülüş için çoğu zaman dişetlerine yapılacak basit bir müdahale gülüşünüzde büyük değişiklikler yaratılabilir.

Dolayısı ile estetik restorasyonlar yapmadan önce mutlaka dişeti sağlığı ve dişeti görünümü değerlendirilmelidir.

İLERİ İMPLANT TEKNİĞİ

İmplantın uzun dönem başarısında, çene kemiğinde implant çapı ve uzunluğu ile uyumlu yeterli kemik bulunması önemlidir. Yeterli kemik bulunmadığı durumlarda ileri implant teknikleri ile kemik eklemesi yapılarak implant yerleştirilir. Kemik eklemeleri ya da kemik genişletme tekniklerinde hazır kemik tozu kullanıldığı gibi sizin kendi çene kemiğinizden de kemik blokları alınabilir.

DİŞ ÇEKİMİ SONRASI HEMEN İMPLANT UYGULAMASI

Dişinizi çektirip implant yaptırmayı düşünüyorsanız 2 seçeceğiniz vardır. Eğer kemik seviyeniz yeterli ve diş kökünde enfeksiyon yok ise dişinizin çekimi ile aynı anda implant uygulanabilir. Diğer seçenek ise dişin çekiminden sonra kemik iyileşmesi için en az 2 ay beklenmesidir. En erken 2 ay içinde implant uygulanabilir. Hangi yöntemin kullanılacağını diş hekiminiz muayene ve röntgen incelemesi ile karar verecektir.

ALL ON FOUR İMPLANT UYGULAMASI

Nedir? Nasıl Uygulanır? Avantajları Nelerdir?

Ağzınızda alt ya da üst çenede tüm dişlerinizin çekilmesi gerekiyorsa All on Four sistemi ile tekrar sabit dişlere sahip olabilirsiniz.

Bu sistemde tüm dişleriniz aynı gün çekilir ve ardından implantlarınız yerleştirilir. İşlem lokal anestezi altında yapıldığı için ağrı hissetmezsiniz. Operasyon sonrası düzenli antibiyotik ve ağrı kesici kullanımı ile rahat bir dönem geçirirsiniz.

Aynı gün dişlerinizin çekilip implantların yerleştirilmesi iyileşme açısından da size zaman kazandırır.

Uzun süre takılıp çıkarılan damak protez diş kullanmak ya da uzun süre dişsiz kalmak özellikle arka bölgelerde kemiğin incelmesine ve sinüslerin sarkmasına neden olur. Bu vakalarda ileri kemik cerrahilerine gerek kalmadan All on Four sistemi ile tekrar sabit dişlere kavuşabilirsiniz.

ÇOCUKLARDA HANGİ DİŞ MACUNU VE HANGİ DİŞ FIRÇASINI SEÇELİM ?

Bebeklerin ilk dişleri 6 aylıkken çıkmaya başlar. 18 aylık olana kadar hiç dişinin çıkmaması da normaldir. Bebeğinizin ilk dişlerinin çıkmasından itibaren bebek macunu ve fırçası ile dişlerini fırçalamaya geçebilirsiniz.

Öncelikli olarak parmak fırça ya da temiz bir gazlı bez ile dişlerini silerek temizleyebilirsiniz. Macun kullanmayabilirsiniz. 1 yaş sonrası bebeğinizin parmakları ile kavrayacağı oyun seansları eşliğinde günde 2 kez dişlerini diş fırçası ile birlikte fırçalamalısınız. 8-9 yaşına kadar diş fırçalamayı önce kendisi yapabilir ama devamında mutlaka siz kontrol ederek tamamlamalısınız.

NEDEN DİŞLER ERKEN ÇÜRÜR ?

Bebeklerde diş çürüklerinin en önemli sebepleri gece beslenmeleri (gece emzirme ya da gece biberon kullanımı) ve şekerli, karbonhidrat ağırlıklı beslenmedir. Dişleri doğru bir teknikle düzenli fırçalamak çürümeye karşı önleyicidir.

ÇÜRÜK GENETİK MİDİR ?

Çürük bulaşıcıdır.

Bebeğinizin kaşığındaki yiyeceğin sıcaklığını bakıcısı ya da siz kontrol etmek için bile olsa ağzınıza asla değdirmemelisiniz. Sizin ağzınızda bulunan çürük oluşturan mikroplar bu yolla bebeğinize geçer. Aile bireyleri aynı kaşığı, çatalı kullanmamalıdır.

ÇOCUKLARDA DİŞ MACUNU MİKTARI NE KADAR OLMALIDIR ?

3 yaşa kadar tükürmeyi bilmediği ve yutabileceği için macun miktarı pirinç ya da mercimek tanesi kadar oldukça küçük olmalıdır. 3-6 yaş arası yarım bezelye tanesi kadar, 6 yaş üzeri ise bezelye tanesi kadar diş macunu ile dişler fırçalanmalıdır.

FLOR İÇEREN MACUNLAR KULLANILMALI MIDIR ?

Macun seçiminde çürük risk değerlendirmesi yapılması gereklidir. Flor çürüklere karşı dişlerimizi korur. 3 yaşından önce, bebeğinizin çürük riskine göre, flor içermeyen yutulabilen bebek macunlarını kullanabilirsiniz. Ancak çürük riski bulunan çocuklarda 6. aydan itibaren 500 ppm flor içeren macunlar kullanılabilir.

3 yaş üzerinde çürük önlemek için flor içeren macunlarla fırçalama yapılabilir. Önemli olan bu yaşlarda macun miktarı pirinç tanesi kadar olmalıdır.

3-6 yaş arası 1000 ppm flor içeren macunlar yarım bezelye tanesi kadar, 6 yaş üzeri 1450 ppm flor içeren macunlar bezelye tanesi kadar kullanılabilir. Fırça olarak da yaş aralığına uygun, parmakları ile rahat kavrayabildiği bir fırça tercih edilmelidir. Elektrikli fırçalar motivasyon ve fırçalamayı sevdirme amaçlı tercih edilebilir.

DİŞ İPİ BEBEKLERDE KULLANILMALI MIDIR ?

Bebeklerde ön dişler arasında boşluklar bulunmaktadır. Diş fırçası ile bu bölgeler temizlenebilir. Ancak 30-36 aylık iken azı dişlerinin çıkması ile en arka alt ve üst dişlerin araları diş ipi ile temizlenmedir. 6 yaşında en arkada çıkan kalıcı azı dişi ve önündeki dişler arasına da mutlaka arayüz çürüğü olmaması için düzenli diş ipi kullanılmalıdır.

DİŞETLERİNİZ FIRÇALARKEN KANARSA FIRÇALAMAYA DEVAM EDER MİSİNİZ ?

Dişlerini fırçalarken kan görmek kimsenin hoşuna gitmez. Dişetlerinde kanama fark ettiğinizde diş fırçalamaktan kaçınabiliriz. Aslında kanayan bölgeler yeterli temizlenemeyen plak ya da diş taşı olan bölgelerdir. Bu bölgeleri daha özenli temizlemelisiniz. Dişetlerinizde kanama gördüğünüzde mutlaka uzman diş hekimine başvurmalısınız.

DİŞETİ KANAMASI NEDEN MEYDANA GELİR ?

Dişeti enfeksiyonu varlığında dişetleri kanar. Sağlıklı dişetleri kanamaz. Dişeti enfeksiyonu iyi temizlenemeyen diş yüzeylerinde bakteriyel plağın birikmesi ve mikroorganizmaların çoğalması ile oluşur. Mikroorganizmalar çoğalarak dişetlerinde iltihap oluşturucu toksinler salgılarlar. Bu toksinler dişetlerinde iltihaba, dişeti çekilmelerine ve diş kemiklerinde erimelere neden olur.

DİŞETİ HASTALIKLARINDAN KORUNMAK İÇİN NELER YAPMALIYIZ ?

Dişeti hastalıklarını önlemek için yapılacak en önemli şey dişleri doğru fırçalama tekniği ile düzenli fırçalamak ve günlük düzenli diş ipi kullanımıdır. 6 ayda bir düzenli diş hekimi kontrolleri ile de oldukça kritiktir. Düzenli kontroller ile dişeti hastalıkları erken teşhis edilerek kolaylıkla tedavi edilebilir ya da hastalığın oluşumu en başından önlenebilir. Ağız duşları, elektrikli fırçalar ve ağız gargaraları ağız hijyeninizi arttırmada yardımcı olabilecek ağız bakım ürünleridir.

BEBEĞİMİ DİŞ ÇÜRÜKLERİNDEN NASIL KORUYABİLİRİM ?

Çocuklarımızın yaşlarına uygun olarak ebeveynleri yapması gerekenler hakkında doğru yönlendirmek ve dişlerini çürüklere karşı koruyabilmek için düzenli diş hekimi kontrollerine gidilmelidir.

Bebeğinizin ilk dişinin çıkması ile birlikte çocuk diş hekimine başvurabilirsiniz. Diş hekiminizden diş fırçalama teknikleri, diş fırçası ve macun seçimi, çürük önleyici ve koruyucu tedaviler, çene ve diş gelişimi, çocuğunuzun beslenmesi gibi birçok kritik konuda bilgi alabilirsiniz.

BEBEĞİMİN TÜM ÖN DİŞLERİ ÇÜRÜDÜ! NE YAPABİLİRİM ?

Erken çocukluk çağı çürükleri çocuklarda oldukça sık görülmektedir. Tedavi edilmediği taktirde çiğneme fonksiyonunda azalma, konuşma bozuklukları, özgüven kaybı ve hatta daimi dişlenmede problemlere kadar birçok ciddi soruna yol açabilmektedir. Pediatrik zirkonyum kronlar ile erken bebeklik çağı çürüklerinden kurtulabiliyoruz. Çürük çok büyük olsa bile özel yapıştırıcısı sayesinde dişlere tutunabiliyor ve üstünde plak birikmiyor.

DİŞ SIKMA

Siz de yaşıyor musunuz bu problemi?

Nasıl başa çıkıyorsunuz?

Diş sıkma özellikleri covid dönemi artan sıkıntılarımızla sanırım birçoğumuzun yaşadığı bir problem haline geldi. Günümüzde nüfusun büyük bir kısmında karşılaştığımız diş sıkma problemi uyku kalitemizi ve günlük yaşantımızı olumsuz etkileyebiliyor.

Diş sıkma gece ve/veya gündüz meydana gelebilir. Kişi diş sıktığının farkına varmayabilir. Ancak bir diş hekimi diş muayenesi sırasında diş sıkma bulgularını tespit edebilir. Diş sıkma ya da gıcırdatma dişlerde aşınmaya sebep olur. Önceleri sivri olan köpek dişlerinizin uçları küntleşir. Ön dişlerinizin aşınma nedeniyle boyları kısalabilir. Dişlerde çatlaklar, dişeti çekilmeleri, çene ve eklem problemleri, çiğneme kas ağrıları ve baş ağrıları gibi ciddi problemlere neden olabilmektedir.

Siz de uyandığımızda dişlerinizi kenetlenmiş farkediyorsanız, çene, baş ve yanaklarınızda ağrı hissediyorsanız; diş hekiminizden diş sıkma (bruksizm) muayenesi ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi alabilirsiniz.

ESTETİK DİŞ KAPLAMALARINDA ZİRKONYUM MU LAMİNA MI?

Nedir bu diş kaplamaları arasındaki fark?

Hangisini tercih etmeliyim?

Birçoğumuzun hayali gülerken bembeyaz ve inci gibi görünen dişlere sahip olmak...

Peki dişlerimizi kaplatmaya karar verdik, zirkonyum mu tercih etmeli lamina mı?

Aslında bu noktada kararınızı mutlaka bir diş hekimi ile birlikte vermelisiniz.

Lamina Diş sadece dişlerin ön yüzünden az miktarda aşındırılarak ön yüzüne yapıştırılan çok ince seramiklerdir.

Zirkonyum Diş ise dişi tam olarak küçülttüğümüz ve şapka tarzında dişi kaplayan kaplama çeşididir.

Her ikisiyle de estetik beyaz dişlere sahip olabilirsiniz.

Ancak;

Ciddi diş çapraşıklıklarınız, diş eksikliğiniz veya kaplanacak dişlerinizde büyük çürükler var ise zirkonyum daha avantajlıdır.

Dişlerinizin renginden memnun değilseniz, diş diziliminizde çok ciddi çapraşıklıklar yoksa yapı ve renginin değişmesini istiyorsanız lamina sizin için ideal olabilir.

Siz daha estetik ve düzgün dişler için dişlerinizi kaplatmayı düşünseniz bile bir diş hekiminin karar noktasında değerlendirmesi gereken birçok önemli parametre vardır. Mesela;

Günümüzde gelişen teknoloji ile dijital tasarım yapılarak dişlerinizin tedavi sonrası halini tedaviye başlamadan görme imkanız var. Gülüş tasarımında bir bütün olarak yüz, gözler, dudaklar, gülüş ve dişler birlikte değerlendirilmelidir.

Güzel gülüşlerimizin baş kahramanı inci gibi dişlerimize her zaman çok iyi bakmayı ihmal etmeyin.

DİŞİMİ ÇEKTİRDİM. NELERE DİKKAT ETMEM GEREKİYOR?

Dişiniz çekildikten sonra ilk yapmanız gereken diş hekiminizin çekilen diş boşluğuna yerleştirdiği tamponu yaklaşık 30 dk boyunca sıkıca ısırmaktır. Bu kanamanın durmasına yardım edecektir. Bu süre sonunda tamponu atıp yerine başka bir şey koymanıza gerek yoktur.

AMA AĞZIMA KAN TADI GELİYOR, NE YAPABİLİRİM?

Çekim sonrası 24 saat boyunca tükürme yapmamalısınız. Tamponu çıkardıktan sonra tükürmeye devam ederseniz bu pıhtının bozulup kanamanın tekrar başlamasına neden olacaktır.

Tükürüğünüzü hafif kan renginde kırmızı görmeniz normaldir. Tükürüğü ağzınızda biriktirmemeli, yutmalısınız.

Çok rahatsız olursanız soğuk su ya da tuzlu su ile (bir bardak su içerisine bir çay kaşığı tuz) hafif bir çalkalama yapabilirsiniz. Diş çekim boşluğunu diliniz ile oynamamalısınız. Bu orada oluşan pıhtının bozulmasına sebep olarak iyileşmeyi geciktirebilir.

NELERE DİKKAT ETMELİYİM?

Uyuşukluğun etkisi geçene kadar çok sıcak yiyecek ve içeceklerden uzak durmalısınız.

Anestezi etkisindeyken acı hissetmeyeceğiniz için dudağınızı ve dilinizi yakabilir ya da ısırarak yara yapabilirsiniz.

Dudağı ısırmak özellikle çocuklarda sık rastlanılan ve dikkat edilmesi gereken bir konudur. Asitli yiyecek ve içeceklerden de 1 hafta süre ile uzak durmalısınız.

KANAMAM DURMUYOR NE YAPABİLİRİM?

İlk gün hafif bir kanamanız olabilir. Bu az miktardaki kan tükürük ile karıştığında endişelenebilir ve kanamanın çok olduğunu düşünebilirsiniz.

Kanamayı fark ettiğinizde tükürmekten ve çalkalamaktan kaçının. Çekim yerine tampon ya da çay poşeti koyarak 30 dk boyunca ısırın. Buna rağmen kanama devam ediyorsa diş hekiminizle iletişime geçin.

SİGARA İÇEBİLİR MİYİM?

Diş çekimi ya da cerrahi tüm işlemlerden sonra mümkün olduğunca sigaradan uzak durmalısınız. En azında işlem günü ve ertesi gün hiç sigara içmemelisiniz.

AĞRIM VAR NE YAPMALIYIM?

Genellikle 1-2 gün çekim bölgesinde hafif bir rahatsızlık duyabilirsiniz. İlk gün uyuşukluğun etkisinin geçmesi ile ağrı olacaktır. Ağrı için aspirin dışında diş doktorunuzun da önerdiği bir ağrı kesiciyi alabilirsiniz.

Eğer bölge enfeksiyon kaptıysa ve çekim yerindeki pıhtı bozulduysa, normal diş ağrısında daha kötü, sürekli ağrı kesici içmenize neden olacak 2-3 gündür devam eden bir ağrı olur. Böyle bir durumda diş hekiminiz bölgeye pansuman yapar ve gerekli görürse antibiyotik tedavisine başlar.

DİŞ ÇEKİMİNDE SONRA DİŞ HEKİMİNE TEKRAR GİTMELİYİM?

Zor bir çekim olmuşsa ya da dikiş atıldı ise, dikişlerin alınması için doktorunuzu ziyaret etmelisiniz. Eksik dişin yerine konması için diş köprüsü ya da implant seçenekleri ile de bilgi almalısınız.

DİŞLERİMİ NE ZAMAN FIRÇALAMALIYIM?

Dişlerinizi ertesi gün fırçalamaya başlayabilirsiniz. Çekim yerini fırçalarken biraz daha nazik olmalısınız. Diş çekim sonrası iyileşme kişiden kişiye değişmektedir.

Genel olarak dişlerinizi fırçalamak, çekim yerinden yiyecek artıklarını uzaklaştırmak, sigara ve alkolden uzak durmak iyileşmeye yardımcı olacaktır.

ACİL DİŞ AĞRISI DURUMUNDA NE YAPMALIYIM?

Dişimiz Ağrırsa Ne Yapmalıyız? Hangi Durumlarda Diş Hekimine Gitmeliyiz?

Diş ağrısı diş hekimine en sık gitme sebebidir. Diş ağrısı çekenler bilir. Bazen ağrı dayanılmaz boyutta olur. Dişlerde problem başlangıçta soğukta, sıcakta ya da yemek yerken hafif ağrı şeklinde hissedilir.

Ancak bu hafif ağrılar geçici olabilir ve ihmal edilip diş hekimine gidilmezse, sürekli şiddetli diş ağrısına dönüşür. Eğer dişte, yüzde, dişetinde ya da boyuna doğru şişlik varsa acilen diş hekimine başvurulmalıdır. Ağrılı durumlarda hekim olarak ilk önceliğimiz hastanın ağrısını gidermektir. Ağrının kaynağına göre ya da dişin tedavi edilebilirliğine göre diş doktorunuz size uygun tedaviyi uygulayacaktır.

Peki Diş Ağrısı Neden Olur?

Diş çürükleri, gömülü diş enfeksiyonları, diş ve dişeti apseleri, dişeti hastalıkları, diş hassasiyeti gibi farklı nedenler diş ağrısı sebebi olabilir. Diş hekimi yapacağı klinik ve radyolojik muayene sonucu ağrının çürük kaynaklı mı yoksa başka bir nedenden mi olduğunu tespit ederek gerekli tedaviyi başlayacaktır.

Acil Diş Yaralanmalarında Ne Yapılmalı?

Kaza sonucu ağız çevresi ve dişler bölgesine darbe alınmışsa bir şikâyetiniz olmasa bile zaman kaybetmeden diş hekimine başvurmalısınız.

Çünkü sizin fark edemeyeceğiniz çene kırıkları ya da diş kök kırıkları diş hekiminin alacağı röntgen ile tespit edilebilir. Tamamen yerinden çıkan ya da yer değiştiren dişlerin mümkün olan en kısa sürede yerine yerleştirilmesi tedavide başarı şansını arttırmaktadır.

HARİKA BİR GÜLÜŞ SİZİ DAHA ÇEKİCİ HİSSETTİRİR

Selfielerde gülümserken dişlerinizi gösteriyor musunuz yoksa gizlemeyi mi tercih ediyorsunuz?

Gülümsemek için hayatta birçok neden var. Sorun dişlerinizde ise birkaç müdahale ile doya doya gülümseyebilirsiniz.

Dişlerin görünümünden rahatsız olan bireylerin sosyal hayatı da olumsuz etkilenmektedir. Fotoğraf çektirirken ya da konuşurken dişlerini gizleme ihtiyacı hissedebilirler.

Göze hoş görünen, dişetleri ile ahenk içinde bir dizilişte olan beyaz dişler insanların yaşamına pozitif etki sağlamakla birlikte kişinin özgüvenini de arttırmaktadır.

Dijital diş hekimliği uygulamaları ile estetik diş hekimliği, hastanın rahatsız olduğu diş renginin, formunun ve gülüşünün yeniden tasarlanmasıdır.

En yaygın kullanılan estetik diş hekimliği uygulamaları porselen lamina, zirkonyum kronlar, diş beyazlatma, bonding (kompozit dolgular) ve dişetlerine yapılan pembe estetik işlemleridir.

Böylece dişleriniz tamamlandığında nasıl olacağını önceden görme ve tasarlama imkânınız olur.

DİŞ HEKİMİNE GİTMEYİ NEDEN SÜREKLİ ERTELİYORUZ?

Diş hekimine çoğunlukla dişimizde bir ağrı hissettiğimizde gidiyoruz. Diş hekimine çekinmeden giden kaç kişi vardır?

Tedavide kullanılan cihazların sesleri, iğne korkusu belki de azarlanma hissi birçok kişide diş hekimini hoş olmayan bir ziyaret olarak düşündürmektedir. Ancak diş tedavileri ertelendikçe hem yapılacak tedavi daha komplike hala gelmekte hem de tedavi masrafı artmaktadır.

Diş Hekiminden Neden Kaçılıyor?

Diş Hekimi Korkusu: Birçok kişi diş tedavilerinden korktuğu için diş hekimine gitmeyi erteleyebildiği kadar ertelemektedir. Bunun sebebi küçükken yaşanılan kötü tecrübeler veya yakın çevrede anlatılan olumsuz hikayeler olabilir.

Bu korkunun üstesinden gelmek için kendinize yakın bulduğunuz, güvenilir ve iletişimde başarılı bir diş hekimi seçmelisiniz.

Zaman ve Maliyet: Günümüzde diş problemleri ne kadar ertelenirse var olan hastalık o kadar ilerleyerek hem maliyet hem de zaman açısından daha kapsamlı bir tedavi gereksinime dönüşmektedir.

Bunu önlemenin yolu ise 6 ayda bir yapılacak düzenli diş hekimi kontrolüdür. Günümüz teknolojileri ile diş tedavileri daha hızlı ve ağrısız bir şekilde yapılabilmektedir.

Yanlış Bilgiler: Diş hastalıkları hakkında yeterli bilgiye sahip olmamak var olan problemi gözden kaçırmamıza sebep olabilir. Mesela diş fırçalama sırasında meydana gelen bir dişeti kanaması dişeti hastalığının en erken belirtisidir ve erken aşamada kolaylıkla tedavi edilebilir.

Dişetlerinde kanama fark edildiği an diş hekimine başvurulmalıdır. Yine halk arasında “Diş taşı temizliği diş minesine zarar verir” gibi yanlış bir bilgi vardır. Bu yanlış bir inanıştır.

Diş taşı dişlerimizin temizleyemediğimiz ve ulaşamadığımız bölgelerinde birikerek sertleşen bakteri plağıdır.

6-12 ayda düzenli temizletilmesi gerekir. Dişeti çekilmeleri ve dişetlerinde kanamanın başlıca sebebi bakteri plağıdır. Diş hekimi tarafından yapılan profesyonel temizlik diş minesine zarar vermez aksine dişeti hastalığını tedavi eder.

Diş problemlerinin genel sağlığımızı da etkilediği birçok çalışma ile ispatlanmıştır. Mesela şeker hastalığında diş taşı temizliği sonrasında kan şeker seviyelerinin düştüğü görülmüştür. Diş hekimi kontrollerimizi 6 ayda 1 kez düzenli yaptırmalıyız.

Sağlıklı bir hayat için doktora gitmek gibi diş hekimine gitmeyi de rutin haline getirmeliyiz. Diş tedavilerini sürekli ertelemek diş ağrılarının artmasına ve tedavinin zorlaşmasına hatta dişin kaybına sebep olabilir.

DİŞLERİMİ FIRÇALIYORUM AMA NEDEN DİŞLERİM ÇÜRÜYOR?

Hastalarımızın birçoğu dişlerini düzenli fırçaladığını ama yine de dişlerinin çürüdüğünü ya da diş taşlarının hızla yeniden oluştuğunu söylemektedir.

Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli birkaç noktayı sizlerle paylaşmak istiyorum:

Diş Fırçalama Süresi: Dişlerimizin tüm yüzeylerinin etkin bir şekilde fırçalanabilmesi için en az 2 dakika gerekmektedir. Dişlerin sadece görünen kısımları değil iç ve arka yüzeylerde özenli bir şekilde fırçalanmalıdır. Bu amaçla telefonlarımızı ya da kronometre kullanabiliriz. Yine mobil uygulamalı elektrikli diş fırçaları kişiyi motive etmekte oldukça başarılıdır.

Diş Fırçalama Tekniği: Sert diş fırçası ve sert bir kuvvetle fırçalamak da dişeti çekilmeleri ve diş köklerinde aşınmalara neden olmaktadır. Doğru fırçalama tekniği dişetinden dişe doğru yapılan fırçalama hareketidir. Dili fırçalamak da bakteri sayısını azaltmakta oldukça etkilidir.

Diş İpi Kullanımı: Dişlerimizi fırçalamak, dişlerin arasında kalan diş plağını uzaklaştıramamaktadır. Diş arası temizliği için diş ipi kullanımını da günlük alışkanlık haline getirmeliyiz.

Son olarak diş fırçası temizliği ile ilgili önemli bir bilgi paylaşmak istiyorum;

Tonsillit, farenjit, grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonu geçirdikten sonra mutlaka diş fırçamızı yenisi ile değiştirmeliyiz. Özellikle Covid pandemisi döneminde aile bireyleri diş fırçalarını aynı kapta değil; ayrı kaplarda muhafaza etmelidir.

Diş fırçalarımızı tuvalete yakın konumlandırmamalıyız. Tuvalet için sifon çekildiğinde klozetinizin içindekiler her yöne saçılır. Mümkünse kapaklı bir dolap içinde ya da banyodan başka bir yerde muhafaza etmeliyiz. Diş fırçalarınızı 3 ayda bir yenisi ile değiştirmeyi unutmayın.

Sağlıklı günler dilerim…